30 Kasım 2010 Salı

30 kasım 2010 gönderrrrr yazısı


‘Buffy’, Joss Whedon’suz

Vakt-i zamanında Cnbc-e dizisi olarak tanıştığımız ‘Buffy the Vampire Slayer’, film oluyor. Ama bir Buffy severseniz, hemen heyecanlanmayın. Zira, bu da, ‘yeniden çevrim’lerden, ‘yeniden uyarlamalar’dan ve ‘devam filmleri’nden bıkmak bilmeyen, hiçbir şeyi olduğu gibi bırakmayan Hollywood’un bir oyunu. Dizinin yaratıcısı Joss Whedon, beklentisi yüksek seyirci için, vampirlerin artık demode bir alegoriden ibaret olduğunun son derece farkında olduğu için projede, tabii ki, yok. Yani, filmin yapımcıları Kazui kardeşlerden, Whedon’ın yarattığı ‘modern Dulle Griet’i beklemenin bir anlamı da yok. Tek umut, projede, Christopher Nolan’in ‘Batman’lerinin yapımcılarından Charles Roven’ın da adının geçmesi.

On senedir Harry Potter filmlerinin ekmeğini yediği için, son Harry Potter filminin ilk yarısının da gösterime girmesiyle beraber, ne yapacağını bilemeyen İngiltere’de ise, UK Film Council, muhafazakarlara son bir ‘tokat’ atmanın peşinde. Korkunç kadın Margaret Thatcher’ın hayatını anlatan ‘The Iron Lady’, gayet yanlı, gayet ‘sol kanat’ olacakmış. Hollywood’un Süleyman Demirel’i Meryl Streep’in, Thatcher’ı canlandıracağı film daha ziyade, Thatcher’ın kariyeriyle ilgili pişmanlıklarına ve kişilik bölünmesinden çektiği zamanlara odaklanacakmış.

Pink Floyd, son albümünü 1994 yılında yayımlamış olmasına rağmen, gündemden asla düşmüyor. Temmuz ayında Roger Waters ve David Gilmour, yıllardan sonra ilk defa beraber sahneye çıkmış ardından da, Waters, turnesinin bazı ayaklarında David Gilmour’un ona eşlik edeceğini açıklamıştı. Son haber ise grubun (2008 yılında ölen Rick Wright hariç tabii) diğer bir yardım gecesi için bir araya geleceğiydi. Ancak bu gecenin, İngiltere’nin sosyetik teyzesi Jemima Khan’ın evinde düzenleneceğini öğrenen Nick Mason, “Şarkılarımızı, bir grup takım elbiseye çalıp da, varlığımızla, bu küçük yardım etkinliğini büyük bir hadiseye çevirmek istemiyoruz” demiş. Jemima Khan ise, Twitter’da haberi yalanlamış.

Bunun dışında, geçtiğimiz yılbaşı konuşmasında Hollanda Kraliçesi Beatrix’in “Sosyal medya insanları birbirinden uzaklaştırıyor” beyanına çok alınan bir Hollandalı, yanına yalnızca iPhone’unu alarak Leiden’den, Kudüs’e kadar sürecek bir yürüyüşe başlamış. Şu sıralar Fransa’da üzüm yiyor, şarap içiyor (Hıristiyan’ın hacı hayatı). Kendisini @TwalkWithMe’den ve www.twalkwithme.eu adresinden takip edebilir, bu adresten ona yardımda bulunabilirsiniz.

Bu haberimiz de ‘geek’ler için geliyorrrrr: Naughty Dog’un şahane oyunu ‘Uncharted: Drake’s Fortune’ film oluyor. Nathan Drake’i Mark Wahlberg canlandıracakmış. David O’Russell’ın yöneteceği filmde Robert De Niro ve Joe Pesci’nin de oyuncular arasında yer alacağı konuşuluyor.

Sokak Sanatı hepimizi kurtaracak

Ama hala uyanamadık. Yunanistan, Arjantin, İrlanda ve İsrail, sonuncusununki yalnızca ahlaken olsa da, en nihayetinde ciddi krizler yaşayan üç ülke. Son yıllarda en çok konuşulan sanatları sokakta, duvarlarda. Godard, Bir+Bir’de çevirisi yayımlanan bir röportajında (Ekim 2010) “Beterin vuku bulmasına izin vermek daha doğru” diyordu, “Çünkü bir an gelir, düşünmeye sevk eder”. Fotoğraf, İrlandalı müzisyen Damien Dempsey ve graffitici Maser’ın işbirliğinden ortaya çıkma bir graffiti.

Hiç yorum yok: