14 Haziran 2010 Pazartesi

berlin'e gitmenin tam vakti (ne zaman diil ki?)

nilbar gures'in bienalde sergilenen işlerinden biri

berlin yine çok güzel. berlin yine, istanbul'un olamadığı her şey. cuma günü itibariyle başlayan berlin bienali'nden fotoğraflar aşağıda. bu sene, bienalde, mark boulos, phil collins, marcus geiger ve michael schmidt'in yanısıra, tükiye'den nilbar gures'in de işleri görülebilicek.
bienalin bu yılki sloganı 'what's waiting outside'.

buyrun mesela, petrit halilaj'nin, kosova savaşı'ndan sonra, ailesiyle beraber yaptıkları evin aynısı, berlin bienali'nde:


küratörlüğünü kathrin rhomberg'in yaptığı bienalde, esas mevzu sanat ve gerçeklik arasındaki ilişki. işlerin çoğunda, farklı şehirlerde ikamet eden sanatçıların, oralara dair genel geçer fikirlerin aksine bir durumu göstermeye çalıştıkları görülüyor. rhomberg, aynı zamanda bienalin, berlinin trendy mitte'sinden kreuzberg'e taşınmasından sorumlu insan. rhomberg, kreuzberg'in 50li yıllardan bu yana, göçmenlerin yaşadığı bir bölge olarak, avrupanın geleceğini temsil ettiğini söylüyor.

anna witt annesiyle beraber, doğumunu canlandırıyor

cezayirli sanatçı mohamed bourouissa, paris'in fakir banliyölerini gösterirken, meksikalı fotoğrafçı minerva cuevas, kendi ülkesinden başkaldırı görüntüleri fotoğraflıyor.

mohamed bourouissa'nın bienal'de sergilenen fotoğraflarından

berlin bienali, 1996 yılında, yeninin en iyisini gördüğü yerde tanıyan, klaus biesenbach tarafından başlatılmıştı. kendisi çok süper bi insan olduğu için, şu anda, new york'un en şahane galerilerinden ps1'ın direktörü.

berline gitmenin tam vakti: sandalyeler dışarı atılmıştır, millet akın akın konser vermeye geliyodur, pazartesi akşamları bile programlar arasında kalırsınız, belki berghain'a almazlar ama bikaç güzel kulübe gidip biraz iyi müzik dinlersiniz. gitmişken, kreuzberg müzesine uğrayın.

Hiç yorum yok: