
Yeni çağdaş sanat oluşumu Delüks'ün ilk işi 'Ergenekon.tc' geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan olaylarındandı. Ergenekon iddianamesinin görselleştirilmiş hali olan proje herkesin yorumuna açık.
İSTANBUL - Önceki gün 'Cihangir'de bir evde' açılışı yapılan 'Ergenekon.tc' siyasetin ne kadar her yerde ancak siyaseti kendine mevzu edinen çağdaş sanatçıların ne kadar hiçbir yerde olmadığını bir defa daha fark etmemize sebep oldu. Aylardır gazete manşetlerinden inmeyen 'Ergenekon' meselesine dair siyasetin dışından birilerinin yaptığı ilk işti bu. 'Ergenekon.tc' veri görselleştirmenin, yaratıcısı Burak Arıkan'ın da dahil olduğu oluşum Delüks'ün kafasına göre yapılmış hali.
Burak Arıkan "Serginin afişinde görülen 'Her toplumun kendi diyagram(lar)ı vardır' söylem Deleuze'e ait. Ergenekon da Türkiye'ye dair bir diyagram. Bir toplumu tanıtıyor" diye başlıyor projeyi anlatmaya. "İddianame ilk yayınlandığı zaman arabalarla falan taşınıyordu. Sonra halka açtılar. O zaman pdf dokümanıydı ve bir resim gibi sadece bakılabiliyordu. Onu oturup dijital metne çevirdik başta. Sonra da bir program yazdım. Bu program metindeki isimler arasındaki ilişkileri buldu. Atıyorum, Veli Küçük Bursa'yı aradı bilmemne yaptı diye bir cümleden sonra 'Bursa'dan bilmemkim bilmemne yaptı' diye bir şey geçerse, Bursa kelimesi üstünden bu iki isim birbirine bağlanabiliyor. Bunun gibi de binlerce ilişkiyi gösteriyor bu diyagram."
Sergide diyagram farklı araçlarla sunuluyor. Bir odada projeksiyon farklı odalarda televizyon salonda baskılar ve bir diğer odada ise iddianameden alınmış çıkışlar. Projeksiyonda ve televizyonda gördüğümüz biçimiyle diyagram hareketli. Bunun sebebini Arıkan şöyle anlatıyor: "Layout sürekli kendi kendine organize oluyor. İsimlerin birbirine bağlantısına ve çekim şiddetine göre. Mesela Cumhuriyet'in çok bağlantısı olduğu için o bayağı önemli bir merkez. Herkesi çekiyor kendine doğru." Evin salonu olması gereken kısımda duvarda altı çeşit baskı var. Onlar da iddianamenin içindeki farklı sıkışmaları gösteriyor.
Bu sıkışmalara dayanarak Arıkan Ergenekon'un organik yapısıyla ilgili de konuşuyor: "Bu çok liderli ve çok merkezli bir diyagram. Tasarlanmamış bir şey olsa gerek. Bu kadar karmaşık bir şey ancak kendi kendine büyüdüğü zaman olur. Aynı terör örgütleri için söyledikleri gibi. Bizim bu bildiğimiz düzenli yapıların hiyerarşik yapıların içine sızabilmesinin nedeni bu çok merkezli hali."
Aslında bir veri görselleştirme işi olması sebebiyle 'Ergenekon.tc'nin meseleyi hem sanat felsefesi hem siyaset felsefesi boyutuna taşımasıyla gündeme gelmesi gerekir ama şu anda sadece Ergenekon yüzünden gündeme geliyor. Yani işin sanat tarafı biraz kaynamaya müsait. Ama zaten işin bu haliyle ne dediği pek belli değil.
'Ergenekon.tc' bir yandan çok bariz olan ama ne kadar bariz olduğunu da tam olarak kestiremediğimiz bilgilerin aslında ne kadar bariz olduğunu görmemizi sağlıyor, bir yandan da aslında sadece sayı sayıyor. Ortaya çıkan sayılar belki de gerçekleri saptırıyor. Yani 'Cumhuriyet' kelimesinin bu kadar büyük harflerle belirmesi ne demek? Ya da aslında bir şey demek mi?
"Ortaya yeni bir anlam çıkarma çabası yok. Bizim amacımız bu kargaşanın şiddetine işaret etmek. Alternatif bir okuma yapıyoruz. Bu bir araç. Savcının kendisi de kullanabilir herhangi bir insan da kullanabilir. Bu objektif bir araç. Bunu çekiştirip kim kime daha çok bağlı görebilirsiniz ama bu yine sizin bakış açınıza kalmış" diyor Arıkan.
Proje http://ergenekon.tc/ adresinden görülebilir.
3 yorum:
data visualization ne zaman sanat olarak anılmaya başlandı? Onu kaçırmışım ben.
Gerçi sen de "manzara" demişsin, yaratıcısı da "araç" demiş, "okuma" demiş. Peki arada geçen "sanat"lar nereden çıkıyor?
Yanlış anlaşılmasın ben sevdim bunu çok...
data visualization ne zaman sanat olarak anılmaya başlandı? dedin ve 'sevdim bunu çok'la çelişti.
Yok çelişki falan!
Sonuçta görsel olarak da bir hoşluğu var.
Bir data visualization işi olarak beğendiğimi söylemeye çalışıyorum...
Yorum Gönder